Hareketsiz Yaşam Tarzı Diyabet Riskini Daha da Artırıyor!

Ayşe Şengel, 14 Kasım Diyabet Günü vesilesiyle diyabette organ hasarı ve ortaya çıkabilecek diğer hastalıkların önlenmesi için erken teşhisin önemine dikkat çekiyor.

Yayın: 13 Kasım 2023 - Pazartesi - Güncelleme: 13.11.2023 20:26:00
Editör -
Okuma Süresi: 4 dk.
Google News

Doktor muayenesinden laboratuvar hizmetlerine, evde bakımdan fizik tedavi ve rehabilitasyona, ihtiyaç duyduğunuz tüm sağlık hizmetlerini ayağınıza getiren Bir Adım Sağlık’ın Genel Müdürü Ayşe Şengel, Avrupa’da diyabet görülme sıklığı en yüksek ülkenin Türkiye olduğunun altını çiziyor. Şengel, 14 Kasım Diyabet Günü vesilesiyle diyabette organ hasarı ve ortaya çıkabilecek diğer hastalıkların önlenmesi için erken teşhisin önemine dikkat çekiyor.

 

Halk arasında şeker hastalığı olarak bilinen diyabet, tam anlamıyla tedavi edilemeyen ve bu nedenle ömür boyu süren bir hastalık. Diyabet tedavisinde amaç kan şekeri yükselmelerini ve kan şekeri düşmelerini önlemekten geçiyor. Kan şekeri ayarı sağlandığında komplikasyonların gelişimini önlenebiliyor veya gelişmiş komplikasyonların seyrini yavaşlatılabiliyor. Uluslararası Diyabet Federasyonu’nun (IDF) verilerine göre tüm dünyada 20-79 yaş aralığındaki nüfusun 425 milyonu diyabet hastalığına sahip. 2045 yılında bu rakamın %48 artarak 629 milyona ulaşacağını, başka bir deyişle her 11 kişiden birinin diyabetli olacağını gösteriyor. Avrupa’daki en yüksek diyabet sıklığına sahip Türkiye'de ise 7 milyonun üzerinde diyabetli bulunduğunu hatırlatan Bir Adım Sağlık Genel Müdürü Ayşe Şengel, 14 Kasım Diyabet Günü vesilesiyle diyabete dair önemli bilgiler veriyor.

 

Sebepsiz kilo kaybı diyabet belirtisi olabilir

Diyabet tanısının gecikmesinin, yüksek şekerin nedeniyle kardiyovasküler hastalıklar, farklı organ hasarlarına yol açabileceğini söyleyen Şengel, düzenli sağlık kontrolüyle hastalığın erken teşhis edilmesinin önemine dikkat çekiyor. Şengel, hareketsiz yaşam, yanlış beslenme ve fazla kiloların Tip 2 diyabete zemin hazırladığını anlatıyor. Doğru beslenme ve egzersiz yaparak Tip 2 diyabet riskinin azaltılabileceğini söyleyen Şengel, sinsi bir şekilde gelişen bu hastalığın belirtilerini şöyle sıralıyor: “Ailenizde ve yakınlarınızda diyabet tanısı varsa siz de genetik olarak bu hastalığa yakınsınızdır. Geceleri acıkmalar yaşıyorsanız, çok sık idrara çıkıyorsanız, çok su içiyorsanız bunların nedeni diyabet olabilir. Kendini sürekli yorgun hissetme, geçmeyen ve sık tekrarlayan enfeksiyonlar, uykusuzluk, görme problemleri, diyet yapmadan sebepsiz kilo kaybı da diyabet belirtileri arasında yer alıyor. Bu problemleri yaşıyorsanız bir doktora danışmanız gerekiyor.”

 

Düzenli kan ve idrar tahlili yaptırın

Tip 2 diyabet tedavisinde diyet ve egzersizin yanı sıra ilaç ve insülin de kullanılıyor. Yağlı, ambalajlı gıdaların, karbonhidrattan zengin, şekerli besinlerin kesinlikle tüketilmemesi gerektiğini söyleyen Bir Adım Sağlık Genel Müdürü Ayşe Şengel, diyabet hastalarına şunları öneriyor: “Sigara, alkol gibi zararlı alışkanlıkları mutlaka bırakın. Doktorunuzun önerdiği aralıklarla kan ve idrar tahlillerinizi, kontrollerinizi yaptırın. Egzersiz yapamıyorsanız en azından günde yarım saat yürüyüş yapmaya çalışın. Dışarı çıkarken ani şeker düşmesine bağlı olası bilinç kaybı yaşayabileceğinizi düşünerek, yanınızda hastalığınıza dair acil durum kartı taşıyın.”


 

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.