Üst üste Gelen Depremler Korkuttu: İstanbul Diken Üstünde!

Dün Malatya, bugün Sivas! İki gün üst üste tedirgin eden depremler oldu. i:Sivas'taki çifte deprem sonrası İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'dan ilk açıklama geldi.

Sivas AFAD yetkilileri, şu ana kadar olumsuz bir ihbar gelmediğini, ilk belirlemelere göre can kaybı ve yıkımın olmadığını, ekiplerin sahadaki çalışmalarının devam ettiğini bildirdi.

KANDİLLİ RASATHANESİ'NDEN DE AÇIKLAMA GELDİ

Kandilli Rasathanesi'nin verilerine göre ise 4,7 büyüklüğündeki depremin merkez üssü Sivas'ın Akpınar ilçesi. Depremin derinliği ise 3.6 km olarak aktarıldı.

BAKAN YERLİKAYA'DAN İLK AÇIKLAMA: OLUMSUZ DURUM YOK

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 10 dakika arayla meydana gelen depremler üzerine sosyal medya hesabından şu açıklamayı yaptı:

"Sivas’ta 4.7 ve on dakika arayla 4.1 büyüklüğünde meydana gelen depremlerde, AFAD ve ilgili kurumlarımızın tüm ekipleri saha taramalarına derhal başladı. İlk belirlemelere göre herhangi bir olumsuz durum bulunmamaktadır. Depremden etkilenen vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum. Allah ülkemizi ve milletimizi afetlerden korusun."

Japon Deprem Uzmanı Yoshınorı Morıwakı'ndan 7.9 Büyüklüğünde Deprem Alarmı: İzmir, İstanbul, ve Marmara Bölgesi Tehlike Altında!
Japonya’dan gelen son dakika uyarılarına göre, Türkiye’nin deprem kuşağında bulunan birçok ilinde büyük bir sarsıntı riski altında olduğunu gösteriyor. Ünlü Japon deprem uzmanı Morıwakı’nın öngörüleri, Türkiye’deki milyonlarca vatandaşı endişeye sevk etti. İstanbul, İzmir ve Marmara Bölgesi başta olmak üzere Bitlis, Muş, Bingöl ve Kıbrıs için deprem alarmı verildi.

Japon Uzmanından Kritik Deprem Uyarısı: Büyük Felaket Kapıda mı?
Adıyaman’da bir konferans düzenleyen Japon Deprem Uzmanı Yoshınorı Morıwakı, Marmara Bölgesi’nin, yüksek büyüklükte bir depreme gebe olduğunu ve olası bir sarsıntının binlerce insanın yaşamını yitirmesine yol açabileceğini belirtti. Uzman Morıwakı, özellikle Doğu Anadolu Fay Hattı’ndaki hareketliliğe dikkat çekerek, geçmişteki Elazığ depremi ve sonrasında yaşanan sarsıntılarla ilgili önemli bilgiler verdi. Morıwakı’nın verdiği seminer, birçok uzman ve yerel halk tarafından ilgiyle takip edildi.

Marmara Bölgesi için öngörülen depremin büyüklüğünün 7.9 ve üzeri olabileceğini vurgulayan Morıwakı, özellikle bu bölgedeki yapı stokunun depreme hazırlıklı olması gerektiğine işaret etti. İstanbul ve İzmir gibi nüfus yoğunluğunun yüksek olduğu şehirlerde alınması gereken acil önlemler konusunda da uyarılarda bulundu.

Marmara ve İstanbul İçin Deprem Tehlikesi: Alınması Gereken Önlemler Neler?
Türkiye’nin kalbi ve en kalabalık şehri olan İstanbul, Marmara Bölgesi’nde olası bir deprem tehlikesiyle karşı karşıya. Japon Deprem Uzmanı Yoshınorı Morıwakı’nın uyarıları, bu konuda yetkilileri ve halkı harekete geçirmiş duru Bu haber www.geredemedyatakip.com.tr sitesindan alınmıştır. mda. Marmara Bölgesi’nde yaşanabilecek olan büyük bir depremin, 7.9 şiddetinde olabileceği tahmin ediliyor ve bu durum, başta İstanbul olmak üzere bölgede bulunan milyonlarca insan için ciddi bir tehdit oluşturuyor.

Morıwakı’nın öngörülerine göre, Marmara Denizi’nde olası bir fay kırılması halinde, zeminin sıvılaşmasına yol açabilecek yumuşak tabakaların üzerinde bulunan yapı stokunun, bu tür doğal afetlere karşı yeterli direnci sağlaması için ek önlemler alınması gerekiyor. Özellikle Hatay’da yaşanan yıkıcı depremden sonra gözlemlenen hasarın büyük bir kısmının, zeminin tam iyileştirilmeden yapılan yapılardan kaynaklandığı belirtiliyor.

Deprem Hazırlıkları: Yapılması Gerekenler ve Acil Durum Planları
Deprem riski yüksek bölgelerde yaşayan insanların hayatlarını korumak ve olası can kayıplarını en aza indirgemek için atılması gereken adımlar, Morıwakı’nın seminerinde ayrıntılı olarak anlatıldı. Bu adımlar arasında zemin etütlerinin doğru yapılması, bina temellerinin sağlamlaştırılması, mevcut binaların depreme dayanıklı hale getirilmesi ve yeni yapıların inşasında deprem yönetmeliklerine uygun hareket edilmesi yer alıyor. Ayrıca, tünel kalıp ve fore kazık gibi modern inşaat tekniklerinin, zemin sağlamlığı konusundaki sorunları çözmede büyük rol oynayacağı vurgulanıyor.

Morıwakı ayrıca, izinsiz yapılaşmanın tehlikelerine dikkat çekerek, yerel yönetimlerin ve merkezi hükümetin bu konuda daha sıkı denetimler yapması gerektiğini ifade ediyor. Özellikle 2000 yılından sonra yapılmış binaların durumunun gözden geçirilmesi, varsa izinlerin sorgulanması ve yapılaşma sürecinin her aşamasının denetlenmesi büyük önem taşıyor.