Çıplaklık... Nereye kadar?

Günümüzün en büyük hastalıklardan birisi de teşhircilik. İnsan vücudunu teşhir ederek nasıl mutlu olur merak ediyorum. Hani eskiler derler ki ‘edep hoştur kadında da hoştur’. 
Doğru söylemişler çünkü edep kültürlü eğitimle zenginlikle parayla olan bir şey değil, edep tamamen insanın kendine olan saygısıdır. Edep insanın çevresine olan saygısıdır, edep insanın gelenek ve göreneklerine olan saygısıdır, edep insanın inançlarına olan saygısıdır.  İnancı yoksa da insanın inancı olan insanlara saygısıdır. 
Eğer insanda edep yoksa bir çok kötülük beklenebilir, mesela iyi (!) bir yalancı olabilir, iyi (!) bir hırsız, iyi (!) bir asi, iyi (!) bir protest olabilir ama insan olamaz. 
Hele genç kızların neredeyse hepsinin göbeklerini göstermek için yarışmasını aklım almıyor. İnsan Bir yeri açıldığında örtmek için çırpınır görünmesin insanların gözleri üzerine değmesin diye uğraşırken insanların gözlerine sokar gibi göbeğini bacağını göğüs çatalını yani iman tahtasını açması kadar basit  ve iğrenç bir alışkanlık olamaz ve olmamalı. 
Hani şairin hasret kaldığı sevdiceğine mani yazarken ‘Yüzünde göz izi var sana kim baktı yarim’ demesi ne kadar zarif, ne kadar edepli bir sevdadır.
Yüzünde göz izini hisseden bir sevdayı; her yerini açmış bir kadında düşünebilir misiniz.
Neresinde göz izi arayacak şair, neresine baksa görülmedik bir parmak yerin dışında yer bulamazsa o kıza açık olur mu diye düşündüm bir an.
Hatta bu kadar çıplaklık görünce inanın kendimi bir et pazarında bir hayvan pazarında bir kurbanlık alanda hissediyorum. Bu kadar çıplaklığı midem kaldırmıyor. Benim göz zevkime hitap etmiyor tam tersine göz zevkimi bozuyor. Et, çıplaklık, teşhircilik insanın hele hele kadının kendini bu kadar aşağılaması zoruma gidiyor. Bunu kısa bir araştırmanın sonucuyla size iletmek istiyorum, çıplak gezenlerin asıl sorunları neymiş, yani insan neden çıplak olmak istermiş?

"Genç kızların çıplaklık yarışı" gibi bir ifade, toplumda gözlemlenen bir eğilimi (giyinme tarzındaki açıklık veya dikkat çekme çabası gibi) biraz genelleştirerek ve yargılayarak tanımlıyor olabilir. Bu tür bir durumu anlamak için birkaç sosyolojik, psikolojik ve kültürel etkeni ele almak gerekir:1. Toplumsal Güzellik ve Beğenilme BaskısıMedya, sosyal medya ve moda endüstrisi, kadın bedenine dair belli "ideal" standartlar sunuyor.Genç kızlar, özellikle sosyal medyada görünür olma, beğenilme ve onaylanma ihtiyacıyla bu normlara uyum sağlamak isteyebiliyor.2. Kendini İfade Etme ve Özgürlük ArayışıGiyinme tarzı, bireyin kendini ifade etme biçimidir. Özellikle gençler, kimlik arayışı içi nde bedenlerini ve tarzlarını sergileyerek "ben buradayım" demek ister.Bu ifade bazen çevreye meydan okuma, bazen de özgürlük sembolü olabilir.3. Cinsellik ve Kadın Bedenine Yüklenen AnlamlarToplumun bazı kesimlerinde kadın bedeni hâlâ ayıp, günah veya gizli tutulması gereken bir şey olarak görülüyor.Bu tür bir baskıya karşı gençler bazen bilinçli ya da bilinçsiz biçimde tepki gösterebiliyor.4. Taklit ve Rol ModellerÜnlüler, influencer’lar ve popüler kültür ikonları (örneğin Instagram'da çok takipçili hesaplar) gençler üzerinde büyük etki yaratıyor.Bu kişiler aracılığıyla “açık giyinmek = özgüvenli olmak” gibi mesajlar yayılabiliyor.5. Psikolojik EtkilerDüşük özsaygı ya da onaylanma ihtiyacı, kişinin bedenini daha çok teşhir etmesine neden olabilir.Ancak bu, herkes için geçerli değildir; bazıları da sadece modayı takip ettiği veya rahat hissettiği için böyle giyinir.

Kalın sağlıcakla ve edeple...
EDEP YA HU!