aohbet islami chat omegla türk sohbet cinsel sohbet dini chat plastik şerit iqos karton masura komatsu yedek parça çember makinası polyester çember pod türkiye juul pods juul pod puff bar glo trwin Penis Büyütme Ameliyatı Penis Enlargement Surgery Turkey Burun Estetiği Ankara Lazer Epilasyon Ankara Lazer Epilasyon Ankara Kürtaj Ankara Kızlık Zarı Dikimi Ankara Lazer Epilasyon Konya Cilt Bakımı Konya Kıl Dönmesi Tedavisi Ankara Hemoroid Tedavisi Ankara Meme Ultrasonu Ankara Radyolog Ankara Selülit Tedavisi Konya Göz Kapağı Estetiği Ankara

Ankara’da 2000 öncesi yapılar alarm veriyor!

ANKARA’DA BU BÖLGELER DEPREM RİSKİNE KARŞI HAREKETE GEÇMELİ

Güncel Yayın: 06 Şubat 2025 - Perşembe - Güncelleme: 06.02.2025 11:47:00
Editör -
Okuma Süresi: 4 dk.
Google News

 

Aura Design Studio Kurucusu ve Mimar Filiz Cingi Yurdakul, Ankara’nın aktif fay hatlarına yakın bir konumda olmamasına rağmen, deprem gerçeğinin göz ardı edilemeyeceğini belirtti. Yurdakul, “Özellikle 2000 yılı öncesinde inşa edilen yapıların güncel deprem yönetmeliklerine uygun olmaması sebebiyle, Ankara’daki eski yapı stoğunun incelenmesini, gerekli tespitlerin yapılarak iyileştirilmesini zorunlu kılmaktadır. Bu kapsamda kritik yapıların, özellikle hastane ve okulların güvenliği öncelikli olarak ele alınmalıdır” dedi.

Filiz Cingi Yurdakul, Ankara genelinde kapsamlı bir envanter çalışmasının başlatılması gerektiğini ifade ederek, “Bu envanter sayesinde yapıların yaşı, malzeme kalitesi, zemin özellikleri ve mevcut deprem yönetmeliklerine uygunluk durumu ortaya konabilir. Bu çalışma sonrasında riskli yapılar ve bölgeler için detaylı analizler yapılmalı, hangi yapıların güçlendirilmesi ya da yeniden inşa edilmesi gerektiği belirlenmelidir” diye konuştu.

“Riskli bölgelere uygun projeler üretilmeli”

Riskli bölgelerde kentsel dönüşüm projelerinin planlı ve koordineli bir şekilde hayata geçirilmesi gerektiğini belirten Yurdakul “Bu süreçte sosyal ve çevresel etkiler dikkate alınmalı, sürdürülebilir bir yaklaşım benimsenmelidir. Ankara’nın farklı bölgelerinde bulunan zemin özellikleri dikkate alınarak, gelecekteki projeler için zemini yapılaşmaya uygun alanlar öncelikli olarak değerlendirilmelidir.” dedi. 

Deprem dayanıklılığını arttıracak önlemler alınmalı

Tasarımlarında kullandıkları yöntem ve malzemeler hakkında da konuşan Yurdakul “Yapılarımızı tasarlarken öncelikle inşa edileceği alanın zemin özelliklerini, bina yüksekliklerini ve kat sayısını dikkate alarak jeoloji, jeofizik ve inşaat mühendislerinin hazırladığı zemin etüt raporunu inceliyoruz. Bu raporu, statik mühendislerimizle paylaşarak birlikte yapının deprem dayanıklılığını artıracak kararlar alınmasını sağlıyoruz.” diye konuştu. Ayrıca, mimari tasarım sürecinde dilatasyon bölgeleri oluşturarak yapıları statik açıdan zorlamayacak şekilde parçalara ayırdıklarını ifade eden Yurdakul, “Bu yaklaşım enerjinin yapıya dengeli bir şekilde dağılmasını sağlıyor ve deprem yüklerinin etkisini minimize ediyor. Güvenli olduğu kadar estetik yapılar tasarlamak için disiplinler arası bir yaklaşımı benimsiyoruz” dedi.

‘Mimarlık Yasası’ bir an önce çıkmalı

Yurdakul, mimarlık mesleğinin deprem riskine karşı daha etkin bir rol üstlenebilmesi için Mimarlık Yasası’nın bir an önce çıkarılması gerektiğini belirtti. “Mimarlar, sadece dayanıklı ve estetik yapılar sunmakla kalmamalı, aynı zamanda kentsel dönüşüm projelerine liderlik etmeli ve toplumu deprem riskleri konusunda bilinçlendirme konusunda da aktif bir rol oynamalıdır” diye konuştu.

Ankara’nın mimari kimliği ve kültürleri korunmalı

Ankara’nın deprem riskine dayanıklı bir kent haline gelmesinin teknik çözümler kadar sosyal farkındalık, koordinasyon ve planlama gerektirdiğini vurgulayan Yurdakul: “Bu hedefe ulaşmak için kamu kurumları, mimarlar, mühendisler, özel sektör ve halkın birlikte hareket etmesi şart. Ankara hepimizin. Tarih boyunca toplumlar, yarattıkları şehirler ve mimari üretkenlikleriyle hatırlanırlar. Deprem riskiyle mücadele, sadece fiziksel dayanıklılığı artırmakla sınırlı kalmamalı, aynı zamanda Ankara’nın mimari kimliğini ve kültürel değerlerini koruyarak geleceğe taşımayı hedeflemelidir” diyerek sözlerini noktaladı.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.