Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'e Ağır Suçlama!
Terör soruşturması kapsamında gözaltına alınan Özer'in 'Dağ Sancısı' isimli bir kitap yazıp bunu da dağa çıkan 'gerilla komutanına' ithaf ettiği ortaya çıktı.
Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in gözaltına alınmasından sonra yazdığı kitabı ile gündem oldu.
Terör soruşturması kapsamında gözaltına alınan Özer'in 'Dağ Sancısı' isimli bir kitap yazıp bunu da dağa çıkan 'gerilla komutanına' ithaf ettiği ortaya çıktı. Öte yandan bu ayın başında gerçekleştirilen konserde de terör sloganları atılması kamuoyunun tepkisini çekmişti.
İstanbul Esenyurt'ta sabah saatlerinde yapılan operasyonda CHP'li Belediye Başkanı Ahmet Özer gözaltına alındı. Daha sonra başsavcılıktan yapılan açıklamada "PKK/KCK silahlı terör örgütü üyeliği" iddiasıyla gözaltına alındığı ortaya çıktı. Siyaset gündemini belirleyen olay sosyal medyanın da en çok konuşulan konusu olurken Özer'in yazdığı bir kitaba dikkat çekildi.
KİTABIN ADI: DAĞ SANCISI
'Dağ Sancısı' isimli kitabın yazarı olan Ahmet Özer'in kitabı 'Dağa çıkan gerilla komutanına' ithaf ettiği belirtildi. Kitabın tanıtım bültenindeki ifadeler ise kısa sürede gündem oldu.
'Dağ Sancısı' kitabının gündem olan tanıtım bülteninde şu ifadelere yer verildiği ortaya çıktı;
Üç arkadaş, bir gece yarısı, İran hududunda, Pir Reşit Dağı'nın yamacına yaslanmış bir köyde çığlık çığlağa dünyaya geldiler. Birlikte derin vadilerde kuş ve yılan avlayarak, dağdan dağa at sürerek büyüdüler. Sonra zamanın ruhu herbirini bir yere savurdu.
Biri bir kıza âşık oldu, ata baba topraklarını arkasında bırakarak, onun peşinden gitti. Bu onulmaz zorlu yolculukta ölümle, zülümle, yoklukla ve açlıkla karşılaştı, büyük badireler atlattı, korkunç şeyler yaşadı. Diğeri bir kan davasına karışıp İstanbul'a kaçtı. İstanbul sadece onu değil takipteki kanlılarını da bir hamur gibi yoğurup değiştirdi, dönüştürdü. Üçüncüsü ise dağa çıktı, gerilla komutanı oldu.
Sonra bu üç arkadaş doğdukları topraklara geri dönüş yaptı. Bu roman bu üç arkadaşın gidiş ve dönüş yolculuklarının hikâyesidir. Bunları anlatırken Türkiyenin içinden geçtiği geçiş sürecine de bir ayna tutuyor. O yüzden okurken herkes kendinden bir şeyler bulacaktır.